Her ne kadar sokak lezzetlerinin ayrı bir yeri olsa da kalplerimiz de, zaman zaman sofra adabıyla yemek yemek de güzel, çekici ve ihtiyaç dahilinde olabiliyor. Bu nedenle size sevdiğim ve dürüst olmak gerekirse pek beklediğimi bulamadığım bir kaç adresten bahsedeceğim. Beklediğimi bulamadığım yerden bahis sebebim ise herkesin gidin gidin dediği ama sessizliğimle bu görüşe katkı sağlamaktan endişe ettiğim mekanların varlığıdır.

Buyrun başlayalım;

Maccheroni

Burası benim favori makarna mekanım diyebilirim. Bembeyaz örtülere rağmen, servisi ve tarzı biraz salaş. Belki de bu nedenle bu kadar çok sevdim. Sanki bütün o muhteşem yemekler hızlıca ve çok basit, evde bile yapabileceğiniz tariflermiş gibi bir hava var.

“Ben sizi pişirebilme ihtimalimi sevdim”.

Yemekler gayet hızlı geliyor, şarap da çok ucuz, daha ne olsun. Trüf mantarlı fettucini ve ve ve veeee…. Kabak çiçekli ravioli… Ravioli diyorum başka bir şey demiyorum, gerçekten çok lezzetliydi. Yani resimden ne kadar anlaşılıyor bilemiyorum ama sanırım bana güvenebilirsiniz. Biz neden kabak çiçeğini sadece dolma yapmak için kullanıyoruz acaba?

Not: Kalabalık gidilecek ise rezervasyon yaptırmak faydalı olacaktır.

Antica Birreria Peroni 

Eğer siz de bir birasever iseniz ve tamam İtalya’nın şarapları meşhur ama her zaman da şarap içilmez ki diyorsanız burası tam size göre! Ünlü Peroni birasının birahanesi çok da turistik olmayan güzel bir Roma aktivitesi. Fiyatlar turistik değil, gayet uygun. Peroni’nin çeşit çeşit biralarından hem şişe hem de fıçı olarak deneyebileceğiniz gibi yabancı başka bir çok biradan da sipariş edebilirsiniz.

Yanına söyleyebileceğiniz çeşitli atıştırmalıklar da var, makarnadan tutun ızgara ete kadar yiyebileceğiniz ana yemekler de. Garsonlar çok sempatikler. Benim en eğlendiğim şey sosis sipariş edenlerin masasına sosisin şarkılı şenlikli ve hafiften imalı bir şekilde dalga geçilerek getirilmesi oldu. Önceden uyarayım şaşırmayın 🙂

Il Vero Alfredo

Alfredo bir turist klasiği. Bu nedenle beni çok sürünceme de bıraktı. Alfredo sosun yaratıcısının yeri ama çok  klasik, gitmezsem olur mu? Gitsem beğenmezsem kendimi kandırılmış hissedeceğim vs. bütün bu gelgitleri yaşattı bana, evet! 🙂

Gittim, pişman olmadım, bayıldım…. Ama fiyat / performans derseniz, değer mi derseniz bilemiyorum. Fiyatlar tuzlu. Garsonlar artık alışmış turistlere çeşitli şovlar yapıyorlar. Sosunu makarnanın yanınızda hazırlayıp karıştırıyorlar.

Pizza Re

Araştırmadan şans eseri gidip pişman olmadığım mütevazi adres. Bazen işi şansa bıraktığınızda güzel mekanları kendinizin keşfetmesi de güzel oluyor. Pizza Re‘nin odun fırınında pişen çıtır çıtır Napoli stili pizzaları var. İspanyol meydanına yakın. Sofra şarabı da fena değil. Özellikle kışın gidildiğinde sıcak bir mola olarak düşünülebilir.

 

Antico Caffè Greco

Bir turist klasiği daha!  Tiramisu isterseniz, internette ilk bulacağınız yerlerden biri bu tarihi adres. Ama bu sefer Alfredo gibi şanslı olamadım. Ya beni gerçekten topa tutacak insanlar olduğunu biliyorum bunu okuyunca ama ben buranın tiramisusunu beğenmedim! Bana aşırı tatlı geldi.

Fiyatları bir çok yere kıyasla yüksek onu da belirteyim. Sunum, atmosfer vb. gayet hoş ve şıktı. Hakkını yemeyelim. “Deneyim” olarak düşünürseniz, aklınız kalacaksa gidin.

Sokak lezzeti isterseniz eğer; “Roma / Sokak Lezzetleri” yazıma göz atabilirsiniz.

NOT: Foursquare hesabımı takip ederseniz bir çok yer ile ilgili ince elenmiş sık dokunmuş olarak hazırlanmış listelerime ulaşabilirsiniz.